– Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Rektör Yardımcısı, Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Makine Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Fatih Yetim’in danışmanlığında yürütülen ve lisansüstü öğrencisi Dr. Merve Taftalı Köseoğlu tarafından tamamlanan yüksek lisans tezinden üretilen “Seçici Lazer Ergitme (SLE) ile Farklı Yüzey Profilleri Oluşturarak Dental Kuronların Statik/Dinamik Dayanımlarının Artırılması” isimli çalışma, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından patent almaya hak kazanarak tescillendi.
Dental kuronların dayanıklılığını arttıran yeni bir yöntem
ETÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Fatih Yıldız, Prof. Dr. Salih Akpınar, Atatürk Üniversitesi’nden Doç. Dr. Yakup Uzun ve ETÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Fatih Yetim’in danışmanlığında yürütülen çalışmanın sonuçlarına göre, yeni nesil bir üretim teknolojisi olan seçici lazer ergitme (SLE) yöntemi kullanılarak metal alt yapıların farklı yüzey profilleri oluşturularak, dental kuronların dayanıklılığı arttırılabilecek. Bu buluş sayesinde, diş protezlerinde kullanılan geleneksel yöntemlerin yerini alarak, daha dayanıklı ve uzun ömürlü protezlerin üretilebileceği belirtiliyor.
Yapılan testlerde, yeni yöntemle üretilen dental kuronların dayanıklılık değerlerinin, geleneksel yöntemlerle üretilenlere göre önemli ölçüde arttığı görülmüştür. Böylece, çiğneme ve diğer günlük aktiviteler sırasında oluşabilecek basınç ve yüklemelere karşı, diş protezi metallere daha fazla direnç gösterebilecek ve sık sık değiştirilmesi gereken protezlere oranla daha uzun ömürlü olacak.
Ayrıca, yapılan çalışmada etkili olan araştırıcıların da belirttiği gibi, bu yöntem sayesinde metal-seramik bağlantısı da güçlenmiş ve protezlerin bakterilere karşı daha dirençli hale gelmiştir. Bu da, diş sağlığı açısından oldukça önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
ETÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Salih Akpınar da bu çalışmanın, ülkemizin bilim ve teknoloji alanında geldiği seviyeyi gösterdiğini ve üniversitelerin toplumsal hayata ve sanayiye yaptığı katkıların bir örneği olduğunu belirtmiştir.
Bulunan yöntemin, ülkemizde ve dünya çapında diş protezi üretiminde büyük bir ilerleme kaydetmesi bekleniyor. Geleneksel yöntemlerle üretilen diş protezlerinin yerini alarak, daha uzun ömürlü, sağlıklı ve dayanıklı protezlerin kullanıma sunulacağı görülüyor. Bu sayede, diş hastalıkları ve diş protezi sorunlarının da önüne geçilebileceği düşünülüyor.
Bir yanıt bırakın